Bir süre ürün tasarımcısı olarak çalıştım, onlarca müşteriyle tanıştım ve bana çok şey kattılar. Bu süreçte müşterilerin ve tasarımcıların iletişim sorunları yaşadığını fark ettim. Bunu sebebi rollerini yanlış anlamalarıydı. Bu sebepten dolayı yapılması istenen projeler beklenenden daha fazla maliyet ve zaman alır ve kalitesi düşmeye başlar. Bunu engellemenin bir yolu var! Projenin başarıya ulaşması için etkin bir müşteri-tasarımcı ilişkisi kurmayı ve bu ilişkiyi sağlıklı bir şekilde sürdürmeyi öğrenmek için okumaya devam edin.
1. Tasarımın temelinde problemleri çözmenin olduğunu öğrenin.
Birçok kişi tasarımın yalnızca görsel olarak ilgi çekici hale getirilmeyle ilgili olduğunu düşünüyor. Bu yanlış. Bu sadece buzdağının görünen kısmı. Görsellik tasarımın ilk katmanıdır ve en belirgin olanıdır. Baktığınızda yüzeysel bir şekilde görebilirsiniz. İşte bu yüzden görsel çekicilik efsanevi olarak nitelendiriliyor. Bu efsane oldukça tehlikeli, çünkü "sola iki piksel kaydır" şeklinde bir tavır getiriyor. İnsanların görmediği süreç aslında tasarımın altında yatandır. Farkında olmadan yaptıkları sorunları çözme süreci anlaşılıyordu. Bir sorunu çözmek için önce sorunun temelini anlamalısın. Anlayabilmek içinse önce onu tanımlamalısın. Tasarımcı bu yollardan geçer ve bu aşama ilgi çeken güzel resimler içermez fakat kavramsal düşünce için harcanan fazlasıyla zaman harcanır.
2. Ortada olan bir şeyin tasarımının zor ve zaman alıcı olduğunu bilin.
Bir tasarımcı ile uzun saatler boyunca tartıştığınızı düşünün. Çalışmasının sonuçlarını uzun bir süre, günlerce hatta haftalarca bekliyorsunuz ve size gösterdiği tek şey bir taslak. Şok oldunuz ama aslında olmamalısınız. Burada en önemli nokta, son kullanıcı için görünmez ve şeffaf olacak çözümler bulmaktır. "İyi tasarım, mümkün olduğunca az ve öz tasarımdır.” Dieter Rams Bizi rahatsız eden kötü tasarımı fark etmeye eğilimliyiz. İyi tasarım ise görünmez - zaten çözülmüş olan tasarım problemini görmüyorsunuz. Araba kullandığınızda, mucitlerin, mühendislerin ve tasarımcıların nesiller tarafından birer birer üstesinden geldiği binlerce zorluğun farkında değilsiniz. Ve tasarımın özü budur - hayatınızı kolaylaştırır, çünkü onca üründe yaşanan problemlerle uğraşmanız gerekmez. Kullanıcının tasarı öğelerini fark etmesini değil, bu ürünün yararlı olduğunu anlamasını istiyoruz.
3. Tasarımın değil, sistemin güzel olduğunu anlayın.
Sistem, karmaşık bir bütün oluşturmak amacıyla etkileşen veya birbirine bağlı olarak birleşen parçaların bir kümesidir. Vikipedi Bir sistemde, tüm parçalar bağlıdır, yani birbirleriyle belirli bir düzende çalışırlar. Bir parçanın değiştirilmesi diğer parçaların çalışma düzenini etkiler. Bir değişiklik getirilecekse, ortadaki düzen de göz önüne alınmalıdır. Kullanıcı rolleri, teknik gereksinimler, girdi yöntemleri, özel cihazlar vb. için her öğe, düğme, bölüm, widget analiz edilmelidir. Bir öğeyi değiştirmek istediğinizde lütfen yalnızca "gördüğünüz" şeyden ibaret olmadığını, altında yer alan şeyler de olduğunu göz önüne alın.
4. Tasarımcınıza iş ortağınızmış gibi davranın.
Bir iş ortağınızın ürününüz hakkında büyük bir anlayışa sahip olmakla kalmayıp, aynı zamanda problem çözme ve tasarım becerileri konusunda uzman olduğunu düşünün! İnanılmaz, değil mi? Tasarımcıya danışarak bunu gerçekleştirebilirsiniz ve iş ortaklarınızla aynı yaklaşımı kullanabilirsiniz. Bir tasarımcı sizin ve ürününüzün büyüyüp gelişmenize yardımcı olmak için çalışır. "Bir tasarımcının ürünün ve iş modelinin geleceği hakkında hiçbir fikri yoksa, bunların işin geliştirilmesinde yardımcı olabileceklerini bekleyemeyiz." Maciej Lipiec
5. Her zaman işle ilgili hedeflerinizi ve niyetlerinizi belirtin.
Tasarımcı, ürünü ne kadar çok biliyorsa; niyetleriniz, hedefleriniz, engel ve korkularınız daha iyi anlaşılır. Bir tasarımcıdan talep edebileceğiniz en kötü şey, ihtiyaçlarınız hakkında kör bir tahmin yapmasını beklemektir. Diyelim ki bir okçusunuz ve 30 adım ötedeki hedefi vurmanız gerekiyor. Oldukça açık ve basit bir istek gibi görünüyor, değil mi? Şimdi her yerin karanlık olduğunu ve hedefin nerede olduğunu bilmediğinizi düşünün. Şimdi daha zor görünüyor, değil mi? Tasarımcı okçudur, kullanıcının ihtiyaçları hedeftir ve çözüm ise oktur. Bu yüzden tasarımcıyı kör bir atış yapmaya zorlamayın. Tasarımcıya takım arkadaşınız veya iş ortağınızmış olarak davranın. Hedefe ulaşmanın tek yolu budur.
6. Tasarımcınıza güvenin
Tasarımcınıza güvenmiyorsanız, sizi doğru kararlar aldıklarına ikna etmeye çalışacaklardır. Bir tasarımcı, kullanıcıların hedeflerine hizmet etmek için her zaman bilgi ve sezgilerini kullanır. Bir tasarımcı, eğitim ve tecrübesi sayesinde daha iyi yönergeler, karşılaştırmalar, daha fazla model ve örnek uygulamalar hakkında bilgi sahibidir. Bu nedenle tasarımcının kafasındaki olası çözüm çeşitliliği daha geniştir. Bir tasarımcı deneyim ve uzmanlıklarını paylaşmak için çalışır. Bundan faydalanmaktan korkmayın.
7. "Neden?" diye sorun.
Tasarım sürecinde doğru sorular sormak, doğru cevaplar almak için gereklidir. Soru, daha önce düşünmemiş olabileceğiniz seçenekleri önünüze serer. Neden bu özelliğe ihtiyacımız vardır? Kullanıcı bu modeli kapatmak isterse ne olur? Kullanıcı bir hata yaparsa ne olur? Sorular, her iki tarafın çözümleri algılamalarını sağlar. Albert Einstein, sorunları oluştukları seviyede çözemediğimizi söyledi. Sorular, daha bir yüksek seviyede düşünmemizi ve sorunları çözebilmemizi sağlar. Tasarımcı, müşterilerin isteklerine "neden?" diye soracaktır. Bu soruyu, fikrinizi beğenmediği için değil, belirli bir isteğin arkasında birden fazla sebep yatabileceğinden sorar. Bir tasarımcıya: "Başka seçenekler deneyebilir miyiz?" diye sorduğunuzu düşünün. Tasarımcının, bu istekte yatan sebebi bilmesi gerekir: - "Kullanıcının butonları anlamayacağını düşünüyorum.", - "Kullanıcının butonların yerini fark etmeyeceğini düşünüyorum.", - "Bu tasarıyı inceledim ama bu düğmelerin ne işe yaradığını anlayamadım.", - "Hoş gözükmüyorlar.” Tasarımcının düşünemediği noktaları bilmesi onları daha verimli hale getirmesi açısından kolaylık sağlar. Tasarımcının bir butonun rengini değiştirmesini istediğinizde kendinize "neden?" diye sorun ve bu yanıtı tasarımcıyla paylaşın. Butonun rengini değiştirmek iyi bir çözüm olmayabilir. Tasarımcı bu durumda kendi çözümünü ortaya koyacak ve müşterinin kararlarını savunacaktır. Böylece müşteri bu değişikliklerin neden yapıldıklarını kolayca anlayabilir.
8. Sorunlar açısından düşünün.
Temel olarak, önce sorunlar açısından düşünün (tasarımcı çözüm üretmek için buradadır). Çözümlere katkıda bulunabilirsiniz, ancak tasarımcıyı süreçten dışlamayın. Sorunu belirtmeden bunu uygulamak yerine, sorunun çözüme giden adımlarını takip edin. Bazen sorunları ve zorlukları tanımlamanın çözümlerin ortaya çıkmasından daha zor olduğu da büyük bir gerçek. Özet; Tasarım ürünün özelliklerine, iş hedeflerinize ve hedef grubunuza bağlı olarak değişir. Büyük miktarda düşünme ve gayret gerektiren rasyonel ve zaman alan bir süreçtir. Dışarıdan görülen, sadece görsel olarak sunulan son aşamadır. Tasarımınız hakkındaki yanlış anlamaların ve yanlış tutumların projenize zarar vermesine izin vermeyin. Tasarımcıların rolünü, tasarımı oluşturan özü ve yüzleşmek zorunda oldukları zorlukları anlayıp ve onlara güvenerek başarılı olma şansınızı artıracaksınız.
